İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları devam ederken, Filistinli bir baba, evine isabet eden tank mermisi sonucu hayatını kaybeden 10 yaşındaki oğlu Kerim’i toprağa veremediğini söyledi.
Saldırıdan kurtulan eşi ve iki çocuğuyla civardaki başka bir eve sığınan baba, Avustralya’nın Melbourne kentindeki akrabası Samah Sabavi aracılığıyla hikayesini ABC News’e anlattı.
Kerim’in babası, İsrail tanklarının girdiği Gazze’nin kuzeyinden ayrılmak için yolların tükendiğini belirterek, “Mahallemizde yaklaşık 20-30 tank vardı. Buldozerler getirdiler ve binanın girişine moloz ve toprakla barikat kurdular.” dedi.
Hafta sonu, evine tank mermisi isabet etmesi sonucu yaşanan patlamanın etkisiyle duvara çarparak yere düştüğünü anlatan baba, “Karıma baktım, kafasından yaralandığını ve kanlar içinde olduğunu gördüm. 10 yaşındaki Kerim de yerde ağır yaralı şekilde yatıyordu ve her yeri kan içindeydi.” diye konuştu.
Baba, mahalleyi kuşatan tanklardan dolayı oğlunu hastaneye götüremeden eve dönmek zorunda kaldığını kaydederek, kalp masajı yapmayı denediği oğlunu hayata döndüremediğini aktardı.
“Her gün onu gömmek için çukur kazmaya çalışıyorum”
Duyduğu son şeyin oğlunun nefesinin yavaş yavaş kesilmesi olduğunu ifade eden baba acısını, “Bıçak çıkarılana kadar yaranın acısını pek hissetmezsiniz derler. Hala şoktayız çünkü bıçak hala içeride.” şeklinde anlattı.
Geride kalan aile bireyleriyle yaşam mücadelesini sürdüren baba, Kerem’in ölümünün üzerinden neredeyse 40 saat geçtiğini ve oğlunu hala defnedemediğini belirterek, “Her gün onu gömmek için çukur kazmaya çalışıyorum, binanın altında bir yerde bir çukur bile olsa ama bilmiyorum.” dedi.
Filistin Kızılayı da İsrail’in engelleri sebebiyle ailenin yaşadığı bölgeye hizmet götüremediklerini açıkladı.
Sabavi, hükümete Gazze’de insani ateşkes yapılması için baskı yapması çağrısında bulundu
Avustralya vatandaşı olan ailenin akrabalarından Samah Sabavi, ABC News’e yaptığı açıklamada, hükümetin sürekli olarak Filistin kökenli Avustralya vatandaşlarının bu travmayla başa çıkmalarına yardımcı olmak istediğinden bahsettiğini belirterek, ancak bu yönde pek bir destek görmediklerini söyledi.
Sabavi, hükümete bu travmaları durdurmak için kendilerine destek çağrısında bulunarak, büyük bir endişe içerisinde haber bekledikleri akrabaları için adım atılmasını istedi.
Melbourne’deki evinden Avustralya’nın başkenti Canberra’ya giden Sabavi, hükümete Gazze’de insani ateşkes yapılması için baskı yapması çağrısında bulundu.
Gazze’deki çocukların ölüm korkusuyla yaşadığına dikkati çeken Sabavi, “Kendimi uyuşmuş hissediyorum ve artık duygularımın nerede olduğunu bilmiyorum.” diye konuştu.
Sabavi, İsrail’in saldırılarında yaşamını yitiren 10 yaşındaki yeğeni Kerim’in, babası tarafından iki gündür defnedilemediğini ve ailenin yaşadığı acının anlatılamaz olduğunu sözlerine ekledi.
“Tek umudumuz, tüm bu yıkımı durdurmaya çalışacak vicdan sahibi insanların hala var olması”
Sydney kentinde yaşayan bir diğer Filistin asıllı Raef El Masri de hemşire kızının, kocası ve çocuklarıyla geçici olarak gittikleri Gazze’de yaşadıklarını basına anlattı.
Her yerde İsrail’in hava saldırılarının sesini duyan ailenin dehşete kapıldığını ifade eden El Masri, kızının, korkmamaları için çocuklarını havai fişek duyduklarına ikna etmeye çalıştığını söyledi.
Torunlarının şahit oldukları an için “Gazzeli kuzenleri için bu yeni bir şey değildi.” nitelendirmesi yapan El Masri, “Tek umudumuz, tüm bu yıkımı durdurmaya çalışacak vicdan sahibi insanların hala var olması.” şeklinde konuştu.